31 Mart 2010 Çarşamba

piazza pizza ugg

Dün bahsettiğim Vintage kıyafetlerden dağları olan fabrikaya alışveriş yapmaya gidemedik, çünkü sadece şirketlere satışı varmış. Ama haftaya hem kumaşçı hem de vintage satan mağazalara gidicem, vintage ve kumaş fotoğrafları haftaya. Bugün boş durmadık, Ayçayla Floransa'nın meşhur pizzacısı Pizza Gusto'ya gidip pizza yedik.
Havalar henüz güzelleştiği için floransaya ait şeyleri yeni yeni yapmaya başladık. Yarın bi müze gezisi yapma ve Duomonun tepesine çıkma planımız var. Fotograflar yarın :)

Gustonun sipariş arabası...

Bu arada kazağımı H&Mden aldım, hava soğuk olduğu için de tayt ve Ugglarla giydim :)

Uggların en çok bu rengini ve siyahını seviyorum.

Sipariş ettiğim Ugglar da bunlar. Bunların en çok ayağa giyildiğinde aşağı doğru esnemesi, baharda bi tayt bi tişört bi de bunlar süper olucak! :) Belki bi de şapka takabiliriz.
Ugg ın orijinal sitesinde bu botların fiyatı 140 dolar. İtalyada satılmıyor. Türkiyede ne kadar olduğunu bilmiyorum.






Haftaya arkadaşım Miraydan öğrenerek bi gece alışveriş yaptığım Forever 21 siparişlerim gelicektir. Onların da fotoğraflarını koyucam. Ben tam bi yüzük bağımlısı olduğum için çok şeker yüzükler aldım. Sabırsızlıkla bekliyorum :)

29 Mart 2010 Pazartesi

my dream store: bicicletta firenze


Floransa gibi bi yerde bisikleti ya çalıcan, ya 120euro ödemeyi kabul edicen. Beni tanıyan bi bisiklete 120 euro ödemeyeceğimi kesinlikle bilir :) Floransa Universitesinin mesaj panosundan bisiklet ilanını bulup advisor ıma arattım, bisikletçi adamla 50 ve 60 euroluk iki bisikletle bir meydanda saat 5 buçukta buluşacağımıza dair sözleştik. 60 euroluk olan artık benim.Ayça ve ben baktık ki bu meydanda yeşillik alan var, instuto d'arte'nin bahçesinde demlenelim dedik. Biraz da yeni keşfettiğimiz Coop'ta alışveriş yaptık ve bugün Floransa'yı çok sevdik.Pembe ayakkabılarımı H&M'den 10 euroya, yırtık pantolonumu da Zara'dan 7 euroya aldım. Yalnız söylemek isterim ki bu tarz pantolonları genelde yırtık kısımlarına kumaş dikili satıyolar, benimkinin yırtık kısımlarında siyah danteller vardı. Ben pantolonu ters çevirerek o yırtık yerlerdeki dantelleri kestim ve kendiliğinden yırtık bi pantolona kavuştum :)
Şalımsa burda keşfettiğim Vintage bi butikten 5 euro...

Yarın Floransaya yakın ufak bi şehir Prato'nun yakınındaki büyük bi vintage dükkanından kiloyla kıyafet almaya gidicez... Seçtiğim parçalar için yarın burdayım :)

28 Mart 2010 Pazar

world is mine

Bugün Melisa'yla Arno Nehrine indik... Evet gerçekten indik.

Melisa'nın adını hatırlamadığım dersinin ödevine seçmiş olduğu konu 'sadece evde yapılacak şeylerin sokak mekanlarında yapılması'. Sokakta yemek yapmak, uyumak, BULAŞIK YIKAMAK gibi.. Arnoda bulaşık yıkadım...

Daha sonrasındaysa orada bulunan graffitilere dayanamadık ve...

İşte böyle güzel resimler seçtik... Bugün ben bi bulaşıkçı ve bi hippiydim. Bir şalı başımıza öyle bağlar bi de yuvarlak gözükler takarsak...
HEPİMİZ 1 GÜNLÜĞÜNE HİPPİ OLABİLİRİZ :)

27 Mart 2010 Cumartesi

what we have done with bags

Tarz olarak hiç bir zaman her renkten giyinen bi insan olmamışımdır. Bu resimde Floransada havalar güzelleşmeye başlayınca en sevdiğim ikili olan külotlu çorap ve babet giydiğimi görüyoruz :) Siyahla başlamışken siyahla devam edip elbiseyi de montu da siyah seçmiştim.

Herşey siyah olunca çanta da kırmızı olsun dedim ve gözlükleri de ona uydurdum.

Bu siyah elbisemi Zara'nın 13 yaş çocuk reyonundan almıştım. Genelde özellikle kışın giycek bişey bulamadığımda hep bu elbisemi giyerim. Montumu H&M den 10 euroya aldığımı itiraf ediyorum. Çantam da mango.

that's me who stands under that streetlight.

Bu bi arkadaşımın gözünden ben.

İstediğim hedefe giden yolda insanlarla neler yaptığımı, giydiğimi, beğendiğim detayları, çalışmaları paylaşmak üzere burdayım.

Sadece kıyafetler değil sevdiğim ve akıl edebildiğim tüm detayları yazmaya karar verdim. Dikilmesini hayal ettiğim kıyafetleri tarif edicem zaman zaman. Kendim için bi çalışma da diyebiliriz.

Takip edilirsem sevinirim, edilmezsem de kendi kendime çalışır dururum :)

Başlayabiliriz..